Afet Sonrası Turizm

Kavram

Toplumun bütünü ya da bir kısmını fiziksel, ekonomik ve sosyal açılardan etkileyen ve bu etkilerinin yanı sıra aynı zamanda bazı kayıplar oluşturan, normal hayatı duraksatan veya kesintiye uğramasına neden olan olaylar afet olarak tanımlanmaktadır. Ayrıca afetler toplumun kendi imkânları ile üstesinden gelebilmesinin mümkün olmadığı, çevre ve toplumda büyük kayıplara yol açabilen ve toplumun faaliyetlerini önemli ölçüde kesintiye uğratan olaylardır. Doğal kaynaklı afetler; depremler, sel ve heyelan, çığ, fırtına, salgınlar ve tsunami şeklinde örneklendirilebilir. Ayrıca insan ve teknolojik kaynaklı afetler de bulunmaktadır.

Turizm sektöründe krizler birincil ve ikincil nedenlerden kaynaklanabilir. Birincil nedenler sektörün kendi içindeki dinamikleri nedeniyle oluşan krizler, ikincil nedenler ise sektör dışında gerçekleşen doğal afetler, terör olayları vb. nedenlerden kaynaklanmaktadır. Terör, savaş ya da doğal afetler gibi olaylar dünyanın farklı yerlerinde meydana gelmesine rağmen küresel etki yaratmakta ve tekrarlanabilmektedir. Küresel boyut taşıması sebebiyle kriz yönetiminin turizm sektöründe uygulanması bir zorunluluk haline gelmiştir. Geçmişte gerçekleşen doğal afetlerden sonra turizm sektörel anlamda doğrudan etki altında kalarak gerilemeler yaşamıştır. Turizm işletmelerinde büyüme ve gelişmenin normal düzeyde tutulması en iyi ihtimaller arasında sayılmıştır.

Deprem, yangın, silahlı çatışma, vandalizm, terörist saldırılar, küresel iklim değişiklikleri, sadece doğal alanların ekolojik dengelerini bozmakla kalmayıp; arkeolojik alanların, tarihî yapıların da zarar görmesine neden olmaktadır. Afet etkilerinin yok edilmesinde veya azaltılmasında yapılan devlet yardımlarının bir ön koşulu olarak yerel planlamaların yapılması gerekmektedir. İlk etapta yerelde harekete geçmenin ve risk azaltarak hazırlık çalışmalarını koordine etmek doğru bir adım olarak sayılabilir. Bu adımlardan sonra uygulama noktasında çaba göstermek gerekmektedir. Afet sonrası etkinlikler turizm kapsamında kültür varlığının hasar görmüş parçalarının onarımı, kurtarma veya rehabilitasyon faaliyetlerinin hazırlanması olarak kabul edilmektedir. Kültürel mirasın, varlıkların ve değerlerin afet öncesi ve sonrasında korunmaya devam etmesi turizmi doğrudan etkilemektedir.

Afetler gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde farklı etkiler yaratmaktadır. En çok etkilenen durumlar ekonomik, psikolojik ve ekolojik etmenlerdir. İnsana ilişkin etkiler, afet sonrasında meydana gelen can ve mal kayıpları, psikolojik etkileri incelerken ekolojik etkiler ise tarım alanlarının yok olması, çevrenin ciddi zararlara uğraması gibi ekosistemin zarar gördüğü etkilerdir. Ekonomik maliyetlere etkisi doğrudan, dolaylı ve ikincil etkiler olmak üzere üçe ayrılır. Afetlerin ekonomik etkileri; doğrudan ve dolaylı zarar, ikinci (makroekonomik) etkiler olarak ayrılmaktadır. Doğrudan etki; kurtarma, ilk yardım ve geçici barınma giderleri, tedavi, beslenme ve giydirme giderleri, altyapı ve üstyapıda meydana gelen yıkımlar, eşya ve malzeme kayıpları, hayvan ve tarım ürünleri kayıpları ile kültür mirası ve müzelerdeki kayıplar olarak sıralanabilir. Dolaylı etki ise doğrudan etkiye göre daha karışıktır. Turizm işletmelerinin zarar görmesi sonucu oluşan üretim ve hizmet kayıpları ile özel sektördeki işletmelerin zarar görmesinin yanı sıra aynı zamanda kamu işletmeleri de zarar görmektedir. Bu sebeple hizmetler kesintili olarak sunulabilmektedir. Bu durum dolaylı etkiye örnek olarak verilebilir. Ayrıca gayrı safi milli hasıla, istihdam, işsizlik, enflasyon, dış borç stoku, üretim vb. gibi makroekonomik göstergeler de afetler nedeniyle önemli ölçüde etkilenmektedir. Bu etkilere afetlerin ikincil etkileri denmektedir.

Afetler öncelikle fiziksel kayıpların ön plana çıktığı olaylardır. Olayı yaşayanlar afet sonrasında psikolojik durumlarını göz ardı edebilmektedir. Yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının halkı bilinçlendirmek üzere yapacağı çalışmalarda afete hazırlıklı olma ve afet ile başa çıkma yöntemleri noktasında bilgilendirme yapılması gerekmektedir. Bu bilgilendirmeler afiş, broşür ve kitapçık dağıtımı, eğitim ve bilinçlendirme toplantıları şeklinde yapılabilir. İnsanların günlük yaşamına bir an önce dönmesini sağlamak afet sonrasında oldukça önemlidir. Bireyler travmaları atlattıktan sonra turizm faaliyetlerine katılımını gerçekleştirebilirler. Afet sonrası şehirlerin yönetim kademeler (STK’lar, belediyeler, valilikler, dernekler vb.) desteğiyle turizm tekrar hareketlendirilebilir. Afetin olumsuz etkilerinin azaltılması noktasında hem yönetim hem de bireysel anlamda kriz yönetimi uygulamalarından faydalanmak mümkündür. Kriz yani afet sonrası turizm yönetimi noktasında iki durum söz konusu olabilir. Birincisi afetin verdiği yıkıcı etki sonrasında işletmenin kapanması veya el değiştirmesi, ikincisi ise işletmenin vermiş olduğu karar doğrultusunda afet sonrasında önlemlerin olumlu sonuçlar vermeye başlaması şeklinde sıralanabilir. Afet sonrasında izlenilen yol ve stratejiler turistik işletmenin varlığını devam ettirmesine ya da ettirememesine neden olmaktadır.

Yararlanılan Kaynaklar

Aydın Tükeltürk, Ş. ve Boz, M. (2013). Turizmde Güncel Konu ve Eğilimler. Ankara: Detay Yayıncılık; Gökçen, S., Yirik, Ş. ve Yılmaz, Y. (2011). Türkiye’de Krizler ve Krizlerin Turizm Sektörüne Etkileri, Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi Bilimler Fakültesi Dergisi, 16 (12): 493-509; Gül Ünal, Z. (2014). Kültürel Mirasın Korunması, İstanbul Valiliği İstanbul İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (İstanbul AFAD) İstanbul Proje Koordinasyon Birimi (İPKB): 1-76; Şahin, İ., Yavuz, Ö. (2014). Afetlerin Ekonomik Etkilerinin Analizi, 12. Uluslararası Türk Dünyası Sosyal Bilimler Kongresi. Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı; Şahin, Ş. (2019). Türkiye’de Afet Yönetimi ve 2023 Stratejileri, Turkish Journal of Earthquake Research, 1 (2): 180-196.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Engin Deniz, Ş. (2012). Antalya İli Afet Riskleri ve Afet Yönetimi Konusu Üzerine Bir Araştırma (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Antalya: Akdeniz Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü.