Yeşil İşletmecilik
Kavram Üretim Yönetimi ve Pazarlama
Sosyal ve çevresel tahribattan duyulan kaygılar işletme-çevre ilişkisi üzerine gittikçe daha fazla araştırma ilgisi uyandırmaktadır. İşletmelerin faaliyetlerinden kaynaklanan olumsuz çevresel ve sosyal etkilerinden dolayı daha fazla sorumluluk vurgusuyla Yeşil Dalga adı verilen yeni bir akım başlatıldı ve sürdürülebilir kalkınma terimi politik ana akıma yerleşti. Ekolojik hareketler ve yeşil aktivizm dalgası basit bir çevrecilik anlayışının ötesinde rasyonel kaynak kullanımını ve eko-verimliliği esas alan ekonomik bir kavramdır. Sürdürülebilir kalkınma, ekonominin üretken kaynaklarını sürdürülebilirlik yönelimli yenilikçi çözümlere dönüştüren işletmelerle başarılabilir. Bu nedenle işletmelerin ekonomik fayda üretirken faaliyetlerinden kaynaklanan negatif etkileri azaltmak için de aktif rol üstlenmesi gerekmektedir. Sürdürülebilirlik sosyal, çevresel ve ekonomik sorumlulukları içeren eklektik bir terimdir. Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonu için G. H. Brundtland tarafından 1987 yılında hazırlanan Ortak Geleceğimiz adlı raporun yayımlanmasıyla küresel ölçekte yaygın etki yarattığı görülmektedir. Rapora göre, sürdürülebilirliğin gözetilmesi ve takip edilmesi insanların ve doğanın şimdiki ve gelecek nesilleri destekleyen, etkin bir uyum içerisinde varlık gösterebilecekleri koşulları yaratacak ve türlerin devamlılığını sağlayacaktır. 1992 yılında Rio’da düzenlenen Birleşmiş Milletler Dünya Zirvesi iklim değişikliği ve biyolojik çeşitlilik gibi konuları işlemekte; 2012 yılında gerçekleştirilen BM Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı’nın (Rio+20) İstediğimiz Gelecek adlı sonuç bildirgesinde ise sürdürülebilir kalkınma ve yoksulluğun azaltılması kapsamında Yeşil Ekonomi başlıklı bir alt bölüme yer verilmektedir.
Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği bünyesinde öncü kuruluşların sürdürülebilir kalkınmayı küresel gündeme taşımalarıyla birlikte sürdürülebilirlik raporlaması çerçeveleri ve rehberleri geliştirilmeye başlandı. AA1000 standartları (Account Ability), Dow Jones sürdürülebilirlik endeksi, GRI standartları, ESG endeksi, SA8000 ve ISO 14000 standartları, ETIS göstergeleri bunlardan bazılarıdır. 1994’te İngiliz danışmanlık şirketi SustainAbility’nin de kurucusu olan John Elkington sürdürülebilirliğin performans ölçümleri ile izlenebilirliğini sağlamak amacıyla Üçlü Kar Hanesi (Triple Bottom Line) olarak bilinen yeni bir çerçeve geliştirdi. Üçlü kar hanesi boyutları genel olarak İngilizce people (insan), planet (gezegen) ve profit (kar) kelimelerinin baş harflerinden oluşmakta ve 3P olarak adlandırılmaktadır. Üçlü kar hanesi ile işletmelerin ekonomik, sosyal ve çevresel boyuttaki faaliyetlerinin raporlanması amaçlanmaktadır. Ekonomik boyut, genel olarak finansal performans göstergesi olarak işlev görürken daha spesifik olarak sektöre özgü maliyetler ve gelirleri yansıtmaktadır. Çevresel boyut, atıkların ayrıştırılması, bertaraf edilmesi ve geri kazanımı, enerji kullanımı, ışık ve ses kirliliği, doğal peyzajın korunması ve muhafaza edilmesi gibi alanlardaki yönetsel uygulamaları ve fiili performansı temsil eder. Sosyal boyut ise yürütülen faaliyetlerin çalışanlar, misafirler, kültürel miras, yerel halk gibi insan sermeyesi üzerindeki sosyal ve kültürel etkilerini belirlemeye yöneliktir.
Turizm endüstrisinde yeşil ekonomi akımı kitle turizm faaliyetlerinin destinasyonlarda yarattığı olumsuz etkilere karşı turizm ve ilişkili işletmelerin daha fazla sorumluluk taşıması anlamına gelmektedir. Daha fazla sorumluluğa duyulan bu ilgi alternatif turizm türleri ve kavramlarının ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bu kavramlar günümüzde alternatif turizm, yumuşak turizm, ekoturizm, minimum etki turizmi, yeşil turizm gibi pek çok farklı isim alabilmektedir. Hepsinin ortak özelliği çevresel, sosyal, etik ve politik olarak telafi edilemeyen etkileri nedeniyle temel akım olan kitle turizmine alternatif sunmalarıdır. Turizm-çevre ilişkisi üzerine çalışmalar 1970’li yıllarda George Young’ın turizm faaliyetlerinin hem bir nimet hem de bir yıkım olabileceğini tartışması ve Claude Kaspar’ın 1973 yılında çevresel ekoloji boyutunu ele almasıyla önem kazandı. Kitle turizmine alternatif araştırmalar ise izleyen süreçte İsviçreli ekolojist Jost Krippendorf’un (1984) İngilizceye tatilciler olarak çevrilen kitabıyla hareket kazandı. Sürdürülebilirlik kavramı çevresel ve sosyal açıdan duyarlı turizm gelişim modelleri ve biçimlerine yönelimi teşvik eder. Ancak entelektüel açıdan çekici bir konsept olarak görülmesine rağmen çok az pratik uygulama bulabildi, etkinliği üzerine fikir birliği sağlanamadı ve olumsuz etkilerin eleştirildiği bir kamu ilişkileri aracına dönüştü.
Sürdürülebilirlik uygulamalarının turizm paydaşları tarafından yavaş bir şekilde tatbik edildiği gözlemlenmektedir. Avrupa Komisyonu’nun duyurduğu eko-etiket, mavi bayrak, yeşil yıldız gibi uygulamalar konaklama endüstrisinde sürdürülebilirlik yönetiminin gelişimine katkı sağladı. Ancak genel olarak turizmde sürdürülebilirlik tartışması destinasyon düzeyiyle sınırlı kaldı. Firma düzeyinde yapılan az sayıdaki çalışmanın bulguları konaklama endüstrisinde öncelikli olanın ekonomik performans olduğunu, çevresel performansın ise en az önceliğe sahip olduğunu göstermektedir. Bu nedenle sürdürülebilir turizm kalkınma hedefi için uygulama sürecinin anlaşılması, ölçülmesi ve izlenmesine hizmet eden yeni bir araca hala ihtiyaç duyulmaktadır. Genel olarak, üçlü kar hanesi ve kurumsal sosyal sorumluluk iş dünyasına daha yakın kavramlardır. Yeşil turizm kavramı ise sürdürülebilirlik hakkında konuşmaya duyulan isteksizlik nedeniyle ortaya çıkmış benzer bir kavram olarak tanımlanabilir.
Referanslar
Assaf, A.G., Josiassen, A. ve Cvelbar, L. K. (2012). Does Triple Bottom Line Reporting Improve Hotel Performance?, International Journal of Hospitality Management, 31(2): 596-600; Bohdanowicz, P. (2005). European Hoteliers’ Environmental Attitudes: Greening the Business, Cornell Hotel and Restaurant Administration Quarterly, 46(2): 188-204; Mihalic, T. (2016). Sustainable-Responsible Tourism Discourse-Towards ‘Responsustable’ Tourism, Journal of Cleaner Production, 111: 461-470; Yenidoğan, A., Gürçaylılar Yenidoğan, T. ve Tetik, N. (2019). Konaklama İşletmelerinde Sürdürülebilirlik Performansının Ölçümü, Sosyal Araştırmalar ve Davranış Bilimleri Dergisi, 5(8): 287-301.