Renovasyon
Kavram Mimarlık
Kültür Bakanlığı tarafından yapılan tanıma göre; zamana bağlı olarak değişen yaşam biçimleri nedeniyle işlevini yitirmiş olan tarihi yapıların farklı bir işlevle güne uyarlanması veya aynı işlevle kullanımı devam edecek olsa da konfor koşulları açısından standart altı kalan zamanla uyumlu olmayan tarihi yapıların kullanım koşullarının iyileştirilmesidir. Kültür Bakanlığı’nın yaklaşımına göre, korunması istenilen yapıların yeniden kullanımları sırasında yeni işlevin dış görünümü bozmadan gerçekleştirilmesi arzu edilir. Tarihi binaların korunarak kurtarılması için tercih edilecek en ekonomik yol, iç düzenlemede esnek kullanıma gidilmesidir.
Tarihi yapılarda renovasyon, çağdaş yaşam biçiminin gereksinimlerini karşılayamaz durumda olan bakımsız tarihsel konutların ve öteki yapıların onarılarak günümüz standartlarına yükseltilmesi işlemlerini kapsamaktadır. Yenilenecek tarihsel yapının ilk tasarımındaki işlevini sürdürmesi şart değildir. İkinci ve üçüncü grup eski eser olarak sınıflandırılan yapılarda, binanın iç düzenlemesi (plan ve kat bölünüşleri), yeni bir işleve uygun olarak değiştirilebilir. Isıtma, aydınlatma, mutfak-banyo birimlerinin konulması, duvar-döşeme yalıtımlarının sağlanması işlemleri sonunda, tarihsel yapılar yeni binaların sağladığı konfor düzeyine kavuşmaktadır. Ancak yenileme uygulamalarında işlevsel ve ekonomik kaygıların ön plana alınması, bazen tarihsel yapının belge değerini kaybetmesiyle sonuçlanmaktadır.
Başka bir olumsuz davranış da tarihsel bina ya da çevreyi ilk tasarımındakinden daha güzel bir görünüme kavuşturmak amacıyla cephe ve kütleye yapılan ekler olmaktadır. Örneğin; bir Selçuklu kervansarayı, bir Osmanlı medrese ya da tekkesi, günümüzde özgün işlevlerini yitirmiş olan yapılardır. Toplumun alışkanlık ve yaşam biçiminin değişmesi sonucunda konutlar ya da hamamlar için de benzer durum söz konusu olabilmektedir. Tarımsal düzene bağlı büyük aileler için düşünülmüş olan üç katlı, büyük ahır ve ambarları bulunan, açık hayatlı konaklar, evler, kat kat bölünerek, hayatları kapatılarak, katlara banyo, WC, mutfak düzeni getirilerek bugünkü yaşama uyarlanmaktadır. Yapının bütünlüğünü zedelemeden, çağdaş yaşama, yeni bir işleve, sağlık donatılarına kavuşturmak için yapılan ekler, plan değişiklikleri, kat bölünmeleri gibi değişiklikler renovasyon kapsamına girmektedir.
Renovasyon, tarihi yapılarda uygulanan koruma tekniklerinden biridir. Ancak tarihi yapılar için kullanılacak olan bu teknik de, koruma kurulunca belirlenen müdahalelere uygun olarak yapılmayı gerektirmektedir. Çevresel ilişkileriyle birlikte korunması gereken yapıların yeniden kullanımları sırasında, yeni işlevin tarihi yapının dış görünüşünü bozmadan gerçekleştirilmesi arzu edilmektedir. Yangın, bakımsızlık nedeniyle döşeme ve tavanlarını yitirmiş ve ilk tasarıma ait yeterli veri bulunamayan ikinci grup yapılarda, yeni bir iç düzenleme yapılmasına izin verilebilmektedir. Çok önemli olan plan ve/veya iç mekân değerlerine sahip olan yapılarda yeni kullanıma elverişli olan serbest iç mekân düzenlemeleri uygulanmasından daha önemli olan tarihi mekânların anısını sürdüren düzenlemelerin yapılması uygun olmaktadır.
Venedik Tüzüğü’nün 13. maddesinde “Eklemelere ancak yapının ilgi çekici bölümlerine, geleneksel konumuna, kompozisyonuna, dengesine ve çevresiyle olan bağlantısına zarar gelmediği durumlarda izin verilebilir’’ denilmektedir. Tarihi yapıların yeniden kullanılmaları sırasında çağdaş yaşamın gerekliliklerinden ortaya çıkan bazı ekler gerekebilir. Örneğin; tarihi evlerin müzeye dönüştürülmesi esnasında bekçinin barınabilmesine imkân verilmesi, ziyaretçilere ikram, tuvalet vb. hizmetlerin sunulması için ek mekânlara ihtiyaç duyulabilmektedir. Bu durumda görünümü bozmadan mümkün olduğunca az etkileyen, çevreyle uyumlu çağdaş tasarımlar geliştirilmelidir. Yapılan bu yeni ekler ölçütler gözetilerek yapıldığında renovasyon başarılı olmaktadır. Yeniden kullanım için ağır ihtiyaç programları yüklenen tarihi binalarda, ekler büyüyerek kütlesel uyum bozulabilmektedir.
Turizm sektörünün başarısında önemli role sahip otellerin renovasyonunda alınan kararlar, neredeyse yeni otel yatırımı kadar önemlidir. Yatırımcılar renovasyonun kaçınılmaz olduğuna inanmaktadır. Günümüzde yapılan yenilemeler işletmeler için rekabet açısından öne çıkmaktadır. Tesisin ekonomik ömrünü uzatmakta, sürdürülebilir turizm olanakları yaratmaktadır.
Turizmde belli bir konuma gelmek için turizm yatırımlarının belli aralıklarla yenilenmesi gerekmektedir. Renovasyon, mevcut binalar açısından yenileme, yenilenme, geçmişi gözden geçirme gibi yaşam döngüsü faaliyeti olarak değerlendirilirken, ömrünü tamamlayan kullanım alanları için bir zorunluluktur. Otel sahibinin renovasyona geç girerek daha çok kazandığına yönelik düşünceler yeni bilimsel çalışmalarla tersine döndü. Yapılan çalışmalar, 10 yılını dolduran turistik otel ve tesislerde renovasyonun kaçınılmaz olduğunu göstermektedir. On yıllık sürenin yedi-sekiz yıla çekilmesi otelin statik, tesisat, makine ve ekipmanlarının yenilenmesi için gereklidir. Islak hacimlerde ve ortak kullanım alanlarında ise yenileme çalışmalarının dört-beş yıl aralıklarla yapılması gerekmektedir.
Müşteriler tercih ettikleri tesisleri hep aynı görmek istememekte ve kendini sürekli yenileyen otelleri tercih etmektedirler. Sonuç olarak, konaklama tesislerinin beş yılda bir ara, 10 yılda bir ana renovasyona gitmesi ideal görülmektedir. Beş yılda bir yapılması gerekli görülen ara renovasyonda tekstil ürünleri, duvar kağıdı, halıların değiştirilmesi, boyanın yenilenmesi gibi çalışmalar öne çıkmaktadır. On yılda bir yapılması gereken kapsamlı ana renovasyonda ise iç mimariye ait değişiklikler, modernizasyona dayalı değişiklikler, dış cephe ile ilgili değişiklikler, lobi ve odalarda kullanılacak güncel malzemelerin uygulanması gibi yenilikler öne çıkmaktadır. Odaların kapı kilitlerinden, müşterilerin ihtiyaçları için internet altyapısının kurulmasına kadar uzanan teknik ve teknolojik değişikliklere dayalı yenileme çalışmalarının yapılması önemlidir.
Özgün işlevinden farklı olarak turizm sektörü içinde işlev verilerek değerlendirilen bazı örnekler: Galata Kulesi; fener kulesi olarak 528 yılında inşa edilmiş, günümüze kadar İsa Kulesi, esir barınağı, rasathane, yangın gözleme kulesi gibi farklı işlevlerden geçerek günümüzde kafe ve restoran olarak işletilmektedir. Harekzedegan Apartmanları; 1922 yılında inşa edildi, 1980’li yıllarda otele dönüştürüldü. Çırağan Sarayı; 1992 yılında otele dönüştürüldü. Akaretler Sıraevleri; W Otel’e dönüştü. Edirne Rüstem Paşa Kervansarayı; 1561 yılında Mimar Sinan’a yaptırıldı, 1972 yılından beri otel olarak hizmet vermektedir. Sultanahmet Cezaevi; 1918/1919 döneminde çağdaş anlamda yapılmış ilk hapishane binasıdır, 1996 yılından beri Four Seasons Oteli olarak işlev değiştirdi.
Referanslar
Ahunbay, M. (1997). Onarım ve Koruma. İçinde; Eczacıbaşı Sanat Ansiklopedisi, Cilt 3 (ss. 1368-1374). İstanbul: YEM Yayınları; Ahunbay, M. (1997). Renovasyon. İçinde; Eczacıbaşı Sanat Ansiklopedisi, Cilt 3 (s. 1548). İstanbul: YEM Yayınları; Anadol, K. (1965). Galata Kulesinin Turistik Tanzimi II, Arkitekt Dergisi, 1: 318; Apaydın, B. ve Eren, C. (2013). Yapıların Otel Olarak Yeniden Kullanım Bağlamında Mekânsal Dönüşümlerinin Analizi: “Four Seasons Oteli-Sultanahmet Cezaevi” Örneği, Tasarım+Kuram Dergisi, 9 (15): 73-89; Çolak, A. (2017). Edirne Kırklareli Tekirdağ Gezi Rehberi. İstanbul: Tablet İletişim; Göksu, T. ve Kara Pilehvarian, N. (2019). 19. Yüzyıldan 20. Yüzyıla Beşiktaş-Maslak-Büyükdere Aksı, Yakın Mimarlık Dergisi, 2 (2): 133; Görgülü, T. (2016). Apartman Tipolojisinde Geçmişten Bugüne; Kira Apartmanından “Rezidans”a Geçiş, TÜBA-KED, 14: 169; Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu Kapsamındaki Kültür Varlıklarının Rölöve, Restorasyon, Restitüsyon Projeleri, Sokak Sağlıklaştırma, Çevre Düzenleme Projeleri ve Bunların Uygulamaları ile Değerlendirme, Muhafaza, Nakil İşleri ve Kazı Çalışmalarına İlişkin Mal ve Hizmet Alımlarına Dair Yönetmelik. (2005). Resmi Gazete. (Tarih: 18. 06. 2005, sayı: 25849); Selçuk, M. (2006). Binaların Yeniden İşlevlendirilmesinde Mekansal Kurgunun Değerlendirilmesi (Yayımlanmamış doktora tezi). Konya: Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü; Milli Eğitim Bakanlığı. (2011). İnşaat Teknolojisi Restorasyon Projesi. Ankara: Milli Eğitim Bakanlığı, http://www.megep.meb.gov.tr/mte_program_modul/moduller_pdf/Restorasyon%20Projeleri.pdf, (Erişim tarihi: 11.08.2020); Topaklı, B. (Editör). (2019). Turizmde Rekabetin Yolu Renovasyondan Geçiyor, İMSAD, https://www.imsad.org/Uploads/Files/SAYI_37_2019.pdf, (Erişim tarihi: 11.08.2020); Turizm Ajansı. (2018, Aralık). Otellerde renovasyon, https://www.turizmajansi.com/haber/otellerde-renovasyon-h28822, (Erişim tarihi: 11.08.2020); Turizm Dünyası. (2001). Turizmde Rekabetin Yeni Adı RENOVASYON mu?, http://turizmdunyasi.com.tr/uncategorized/turizmde-rekabetin-yeni-ady-renovasyon-mu/, (Erişim tarihi: 11.08.2020).