Bir işin mevsimlik iş sayılabilmesi için ne kadar süre çalışılacağına dair bir tanım 4857 Sayılı İş Kanunu ve ilgili mevzuatta belirtilmektedir. Ancak bir işin mevsimlik iş olabilmesi için çalışma süresi yerine yapılan işin niteliği dikkate alınmaktadır. Buna göre, iş faaliyetlerinin yoğun olduğu dönemlerde çalışan sayısını arttıran, yoğun olmayan dönemlerde çalışan sayısını düşüren ve hatta fiili çalışmalarını bir sonraki döneme kadar sonlandıran işyerleri mevsimlik çalışan işyerleri olarak kabul edilmektedir.

Mevsimlik çalışan otel işletmeleri, kuruluş yeri olarak sadece birkaç aylık iş dönemine imkân veren turizm bölgelerinde kurulan, çalışan sayılarını iş faaliyetlerinin yoğunluğuna göre ayarlayan ya da fiili faaliyetlerini bir sonraki döneme kadar sonlandıran turizm işletmeleri olarak tanımlanmaktadır. Bu tür işletmeler deniz turizminin ve kış sporlarına imkân veren kış turizminin yapılabildiği bölgelerde faaliyette bulunmaktadır. Mevsimlik çalışan otel işletmelerinin müşterileri daha çok tatil amacı taşımaktadır. Dolayısıyla bu tür işletmelerde verilen hizmetlerde hem ürün farklılaştırmasına gidilmesi hem de müşteri memnuniyeti ve psikolojisinin ön planda tutulması önem taşımaktadır.

Yapısal özelliği nedeniyle çoğunlukla emek-yoğun üretime dayalı olan turizm sektöründe gerçekleşen turizm harcamalarının istihdama doğrudan katkısı söz konusudur. Turizm harcamaları otel ve restoranlar gibi sektörde yer alan işletmelerde doğrudan istihdam yaratırken, bu sektöre girdi sağlayan diğer sektörlere de dolaylı istihdam sağlamaktadır. Ayrıca turizmden kazanılan gelirin yeniden harcanması yoluyla ekonominin diğer sektörlerine de ek istihdam yaratılmış olmaktadır.

Ancak çoğunlukla dönemlik ya da mevsimlik bir sektör olma özelliği taşıyan ve hatta sezon içerisinde bile yoğunluk ve durgunluklar yaşayan turizm sektöründe, yaratılan doğrudan istihdamın büyük bir bölümü mevsimlik işgücünden oluşmaktadır. Bu tür mevsimlik talep değişmelerinden kaynaklanan dalgalanmalar sektörde mevsimlik işsizliğe yol açmaktadır. Bu durum bir yandan ülke ekonomisi açısından eksik istihdam oranının artmasına yol açarken; diğer yandan da çalışanın hizmet akdinin askıda kaldığı dönemlerde ücretten mahrumiyet, sigorta ödeme güçlüğü gibi sorunları da beraberinde getirmektedir. Ayrıca işletme faaliyetlerinin süreklilik göstermemesi, mevsimlik istihdamın yarı nitelikli işgücü ile sağlanmasını mümkün kılarak, turizm sektöründe nitelikli işgücü talebinin oranının düşmesine neden olmaktadır.