Meşhur Arnavut ciğeri ustası Hüseyin Özer tarafından Beyoğlu Büyükparmakkapı Sokak’ta açıldı. O yıllarda işkembecilerin salaş yerler olmasından dolayı ilk sahibi Hüseyin Bey işkembecilikte Lale Devri’ni başlatmak adına çok şık bir işletme kurdu ve adını da Lale İşkembecisi koydu. Kurulduğu bölgedeki gece kulüplerinden çıkan insanlara geç saatlere kadar hizmet verdi. Özellikle kadın misafirlerin oldukça rağbet göstermesiyle ün saldı. Sirkeci bölgesinin tanınmış ciğercilerinden olan Arnavutluk göçmeni Ciğerci Baki (Baki Akkaya) tarafından devralındı (1966). 1980’li yıllarda babasıyla birlikte çalışarak işi öğrenen ve sonrasında işin başına geçen Vedat Akkaya, dükkanı önce İstiklal Caddesi No: 238 Beyoğlu adresine, daha sonra 2001 yılında bugünkü yeri olan Tarlabaşı Bulvarı No: 13 Beyoğlu, İstanbul adresindeki yeni binalarına taşıdı.

Menüsünde 60 yıllık deneyimi ile Türk mutfağı geleneklerini ortaya koyan kaliteli ve özgün tatları barındıran Lale İşkembecisi, alanında en üstün olduğu sakatat ile hazırlanan yemekleri farklı tekniklerle misafirlerine servis etmektedir. Çorbalar kısmında işkembe, tuzlamalar, paçalar, beyin gibi sakatatlardan yapılan çorbaların yanı sıra, sakatat etlerinden farklı istekleri olan misafirlerin de ihtiyaçlarını karşılamak üzere domates ve mercimek gibi Türk mutfağının önde gelen çorbaları bulunmaktadır. Çorbalarını ve tüm yemeklerini hijyen kuralları çerçevesinde hazırlayan ve sunan Lale İşkembecisi, 47 yıldır hiç kapanmadan 24 saat hizmet vermesiyle ünlü bir yiyecek ve içecek işletmesidir. Günün farklı saatlerinde yenebilecek olan ana yemeklerinden tavuk ve özellikle kuzu etinin kullanıldığı külbastı, şiş ve köfte gibi ızgaralar ile ciğer, kokoreç, tandır gibi özgün ürünleri menüsünde bulundurmaya özen göstermektedir. Türk mutfağının geçmişten gelen geleneklerini sürdürmek amacıyla, zerde, aşure ve fırın sütlaç gibi tatlılar da servis edilmektedir. Farklı bir konsept ile “Me Gusta” adıyla açılan Bağdat Caddesi, Kadıköy adresindeki işletme dışında başka bir şubesi bulunmamaktadır.