Julian Sütunu

Doğal ve Kültürel Miras Anıt

Ankara’nın Ulus semtinde bulunan Julian Sütunu, MS 362 yılında Roma İmparatoru Iulianus’un (Iulianos) (361-363) Pers Seferi’ne çıkmak üzere Konstantinopolis’ten Antakya’ya doğru yola çıktığı esnada Ankara’yı ziyaret etmesi şerefine inşa edilmiştir. Roma İmparatorluğu’nda imparatorların halka yaptıkları iyiliklere karşılık bir teveccüh göstermek adına ve söz konusu şehrin düşman işgalinden kurtulması anısına anıt sütunların dikilmesi, son derece sık rastlanan bir durumdur. İmparator Lulianus pagan inancını ihya etmesi dini konularda uyguladığı politikalar sayesinde halk tarafından sevilen bir imparatordu. Bazı araştırmacılara göre sütun, 362 yılında dikildiği zaman başlık kısmı bulunmuyordu. Başlığın VI. yüzyılın ikinci yarısında eklendiği düşünülmektedir. Ancak bu konuda kesin bir bilgi yoktur.

XV. yüzyıldan itibaren Ankara’ya gelen birçok Avrupalı seyyah, sütun ile alakalı bilgiler vermişlerdir. Seyyahların notlarından elde edilen bilgiler özellikle sütuna verilen değişik isimler bakımından önemlidir. Balkız Sütunu, Belkıs Minaresi, Kızlar Minaresi, Kız Taşı gibi değişik isimler alan sütun günümüzde Julian Sütunu olarak kabul görmüştür.

Eser, birçok oval yapılı beyaz gri kireç taşının üst üste konulmasıyla oluştu ancak tek parça gibi görünmektedir. Üzerinde durduğu kaide ise eni ve boyu üç metre olan andezit (volkanik hareketlerle oluşan kor kayaç taşı) bir platformdur. Kaidesi, gövdesi ve sütun başlığı ile birlikte 13 metre (15 metre olduğunu söyleyen kaynaklar da mevcuttur) civarında bir yüksekliğe sahiptir. Sütun başlığı akantus yaprakları ile bezenen Korint üslubundadır. Sütun başlığında yer alan ve sonradan eklendiği tahmin edilen madalyonun üzerinde oyuklar bulunmaktadır. Bu kısmın metal bir plaka ile kaplı olduğu veya burada bronz bir haç bulunduğu düşünülmektedir. Bazı görüşlere göre ilk dikildiği zaman, sütun başlığı kısmında bulunan heykelin zamanla yok olduğu hatta üzerinde bir de yazıt bulunduğu ve yazıtın da heykel ile birlikte kaybolduğu ileri sürülmektedir. Sütunun silindirik gövdesi, yalın bir üslup ile yivli olarak düzenlenmiştir. Sütunun kaidesinde herhangi bir bezeme ögesi bulunmamaktadır.

Sütun, 1934 yılında eğildiği için yıkılmasını önlemek amacıyla ilk dikildiği yer olan Ankara, başkent olmadan önceki Maliye Bakanlığı binasının bahçesinden alınarak bugün bulunduğu Valilik Binası’nın önündeki yerine nakledilmiştir. Günümüzde Augustus Tapınağı, Roma Hamamı ve Hacı Bayram-ı Velî Camii’ne yakın konumdadır. 2001 yılında Ankara Valiliği Çevre Koruma Vakfı tarafından restore edilmiştir. Esere ait bazı görsellerde sütun başlığı kısmına leylekler yuva yaptığından leylek yavrularının düşmemelerini sağlamak amacıyla tellerle çevrildiği görülmektedir.

Referanslar

Bosch, C. E. (1967). Quellen zur Geschichte der Stadt Ankara im Altertum. Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi; Kadıoğlu, M. ve Görkay, K. (2007). Yeni Arkeolojik Araştırmalar Işığında: Ankyra, Anadolu/Anatolia, 32: 21-152; Ostrogorsky, G. (2011). Bizans Devleti Tarihi (Çev. F. Işıltan). Ankara: Türk Tarih Kurumu Basımevi.