İstanbul Sergileri (1949 - 1952)

Etkinlik Fuar

(İstanbul, 1 Ekim 1949 - 1952)

İstanbul Birleşik İdaresi diye anılan İstanbul Valiliği ve Belediye Başkanlığı, İstanbul Sanayi ve Ticaret Odası ve Bölge Sanayi Birliği’nin koordinasyonuyla her yıl düzenli olarak yapılması planlanan İstanbul Sergisi, yapımı yeni biten Spor ve Sergi Sarayı’nda 1 Ekim 1949’da Başbakan Şemsettin Günaltay tarafından açıldı. İstanbul’da 1863 Sergi-i Umûmi-i Osmani’den sonra düzenlenen en kapsamlı sergi olma iddiasını taşıyan İstanbul Sergisi, Türkiye’nin ticaret ve sanayi merkezi olan şehrin potansiyelini yansıtmayı hedefliyordu. İstanbul Ticaret Odası’nın sergi organizasyonundaki birikim ve geleneğinden istifade edilen sergi için Ticaret Odası, maddi kaynak da ayırdı. Ne var ki düzenlendiği andan itibaren İzmir Fuarına rakip olmasından endişe edildiğinden bir muhalefet de birlikte doğdu. İlk sergi, düşünülenden daha fazla ilgi ve takdir topladı. Bu başarı, bir sonraki yıllar için güç sağladı. 1953 yılına kadar düzenlenen dört İstanbul Sergisi de Spor Sergi Sarayı’nda ziyaretçileriyle buluştu.

Türk şirket ve kamu kurum ve kuruluşlarının yanı sıra yabancı şirketler de ürünleriyle sergiye katıldı. İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya, İsviçre, Pakistan bunlardan bazılarıydı. Türk katılımcılar arasında Ulaştırma Bakanlığı, Paşabahçe Şişe ve Cam Fabrikası, Sümerbank, Tekel, Elektrik İdaresi özel inşa ettirdikleri pavyonlarla katılıyorlardı. Öyle ki, 1951 Sergisi’nde Ulaştırma Bakanlığının pavyonu en başarılı bölüm seçilmişti. Aynı yıl Sümerbank da Mimar Fazıl Aysu’ya hazırlattığı 1200 metrekarelik özel bir pavyon ile katılmıştı. Sümerbank binasının çatı korkuluk duvarı ile birlikte yüksekliği 12 metreye ulaşıyordu. Ayrıca gece aydınlatmalı yedi vitrin de kullanılarak, yapıya bir derinlik kazandırılmıştı. Sümerbank’ın kumaştan çimentoya, tuğladan demir çeliğe uzanan geniş ürün yelpazesini tüm boyutlarıyla sergileyene pavyon, iki ayda 300 bin liralık maliyetle inşa edilmişti. Tekel İdareleri de geniş kapsamlı katılım gösterdikleri sergide özel bir pavyon inşa etmişlerdi. Ancak bu pavyon sade ve resmi görünümlü olmayı tercih etmişti. Diğer kamu kurumları ile şirketlerde Radyoevi’nden Maçka’ya kadar uzanan geniş alanda kendi pavyonlarını hazırlamışlardı. İstanbul Belediyesi’nin geleneksel Türk çarşısı inşa ettirdiği sergide eğlence kısmına özel ağırlık verilmişti.

İstanbul Ticaret Odası, dünya sergilerinden ilhamla, serginin Sarayburnu’dan Yenikapı’ya kadar uzanan sahil hattında düzenlenmesini önerdi. Bu kısımda yerli ve yabancı katılımcıların pavyonları yer alacak, arka bant ise lüks ikametgah alanları olarak kullanılacaktı. Ancak bu fikir, çeşitli nedenlerle uygulanamadı. 1953 yılında beşincisi düzenlenecek serginin İstanbul’un 500’üncü fetih yıldönümüne yaraşır bir nitelikte olması planlanıyordu. Öneri bu kapsamda da değerlendirilmedi. Bu arada Sanayi Odası, İstanbul Ticaret Odası’ndan ayrılarak bağımsız bir oda haline geldi. İstanbul Valiliği ve Belediyesi, 1953 Sergisi’ni yeni kurulan İstanbul Sanayi Odası ile birlikte yapacaklarını duyurdu. İTO bu durumu hükümet nezdinde şiddetle protesto etti. Bu tartışmalı durum uzun süredir İzmirlilerin baskısı altında bulunan hükümete ihtiyaç duyduğu gerekçeyi sağladı ve İstanbul Valisi Fahreddin Kerim Gökay, İstanbul Sergisi’nin artık yapılmayacağını açıkladı.

Yararlanılan Kaynaklar

Işıklı, A. ve Balkan, M. (2008). Fotoğraflarla Türk Fuarcılığı. İstanbul: İFM Yayınları; - (1950). Sümerbank İstanbul Sergi Binası, Arkitekt. 217-218: 3-9; Akşam, 17 Mart 1950.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Işıklı, A., Balkan, M. (2008). Fotoğraflarla Türk Fuarcılığı. İstanbul: İFM Yayınları.