Bayezid Ramazan Sergileri
Etkinlik Sergi
-
2020
Bayezid Camii avlusunda sergi geleneğinin ne zaman başladığına dair kesin bilgi olmamakla birlikte II. Abdülhamid dönemiyle birlikte düzenli olarak yapıldığı anlaşılmaktadır. Tanzimat öncesine kadar gitmemesi, 1863 Sergi-i Umûmî-i Osmanî binasının yıkılmasından sonra düzenli ulusal sergilerin sürdürülememesi üzerine, onun yerine ikame amaçlı cami avlularının aktif olarak kullanılması yoluna gidildiği görülmektedir. Ramazan sergileri Bayezid Camii ile bütünleşmesine karşın Eyüp Camii, Fatih Camii, Ayasofya Camii, Yeni Camii, Kasımpaşa Kaptan Paşa Camii ve Tophane’deki Kılıç Ali Paşa Camii avlularında da açılırdı. İstanbul bürokrasi, kültür ve eğitim kurumlarının orta yerinde olması Bayezid Camii Sergileri’nin kalıcı ve ayrıcalıklı olmasını sağladı. Camii avlusu, bu amaçla bir müteşebbise kiraya verilir, o da dikdörtgen biçimindeki avlu revakları altında barakalar, fuar stantları yapıp kişi ve şirketlere kiralar. Bir nevi mamulat-ı dahiliye meşheri gibi olan Bayezid Ramazan Sergisi’nde kitapçıdan şekerciye kadar her çeşit esnaf yer alırken, Feshane, Hereke ve Karamürsel gibi kamu fabrikalarının ürünleri, Kütahya çinileri, Türkistan ürünleri de satılırdı. Sergide tespih, sigara ağızlığı, öd, amber, misk, kâfur, tabaka, nargile gibi ürünler daha çok giderdi. Bayezid Sergisi ile bütünleşmiş isimler de vardı. Tespihçi Hintli Abdülgaffar Efendi, fıstıkçı Şamlı Hacı İbrahim, kahve takımı satıcısı Buharalı Alimzade Ömer Efendi bunlardan birkaçıydı ve sergiye çok uluslu bir nitelik kazandırıyordu. Ürünlerinin kalitesinin yanı sıra kendilerine has pazarlama tarzları olan böylesi “baraka” sahiplerinin müşterileri arasında paşalar ve nazırlar bulunurdu.
Reşad Ekrem Koçu’nun aktardığına göre 1886 Bayezid Ramazan Sergisi’nde 19 adet revak altında, 10 adet de orta kısımda ve üç küçük baraka da şadırvan yanında olmak üzere 32 baraka bulunuyordu. Ramazan ayında açılması nedeniyle kumaş, fes, aba, battaniye, boyun atkısı gibi ürünlerin yanı sıra tatlıları da öne çıkardı. Bursa’nın meşhur şekerleri için özel stant hazırlanırdı. Baklava, revani ve güllaç gibi tatlı çeşitleri sergilenirdi. Halkın alım gücünü dikkate alan bir fiyat politikası uygulandığından İstanbullular bu sergilerin açılmasını beklerdi. Özellikle Yıldız Porselen, Hereke ve Feshane fabrikalarının ürünleri ramazana mahsus daha ucuz olurdu. Bayezid Sergisi, müthiş girişimcilik hikayelerine de ev sahipliği yapıyordu. Reji İdaresi’nin satamadığı sigaraları kilo yerine adet olarak paketleyip satan Hüsameddin Bey, bunlardan biriydi ve reklamı da kullanarak, satış rekorları kırdı.
Sultan II. Abdülhamid’le başlayıp Birinci Dünya Savaşı ile biten dönemde en parlak günlerini yaşayan Bayezid Camii Ramazan Sergisi, işgal yıllarında eski görkemini ve gücünü yitirdi. İşgalin hüznü sergilere de yansıdı, İstanbul halkı, göçlerin de etkisiyle yokluk ve yoksullukla mücadele eder hâle geldi.
Referanslar
Koçu, R.E. (1960). Bayazıd Camii Avlusunda Ramazan Sergileri, İstanbul Ansiklopedisi. İstanbul: İstanbul Ansiklopedisi ve Neşriyat; Memiş, Ş. (2018). Beyazıt Camii Ramazan Sergisi, Çerçeve, 86: 80-84; Şehsuvaroğlu, H. Y. (-) Asırlar Boyunca İstanbul, Cumhuriyet Gazetesi Eki, 63.
Ayrıntılı bilgi için bakınız
Koçu, R.E. (1960). Bayazıd Camii Avlusunda Ramazan Sergileri. İstanbul Ansiklopedisi. İstanbul: İstanbul Ansiklopedisi ve Neşriyat.