Akarsu Turizmi

Turizm Çeşitleri

Akarsu, bir kaynaktan çıkarak belirli bir yatakta akan, daha büyük bir akarsuya, denize veya göle dökülen sulardır. Aralarında kesin bir sınır çizilememekle birlikte, küçükten büyüğe dere, çay, ırmak ve nehir adlarını alan akarsular, tüm dünyada en önemli rekreasyon ve turizm kaynakları arasında yer almaktadır. Su ve su kıyıları, tarih boyunca birçok nedenle insanlara çekici geldiği gibi yüksek rekreasyon ve turizm değeri taşımaları nedeniyle de yoğun bir ilgi ile karşı karşıyadırlar. Özellikle yüksek debili ve uygun yatağa sahip akarsular, deniz ve göllerin sahip olmadığı dinamik yapılarıyla, durgun su yüzeylerinde yapılamayacak rekreasyon etkinliklerine olanak sağlar. Akarsu ağızlarının hidrografik yapısının değişimi, deltaların sunduğu rekreasyon çeşitliliğini arttırmaktadır.

Tarih boyunca insan yerleşimlerine ve kültürel etkinliklerine ev sahipliği yapan akarsu boyları ve deltalar, uygarlık tarihi boyunca biriken kültürel yapı ile akarsuya doğrudan bağlı olmayan birçok turizm türüne de ev sahipliği yapmaktadır. Akarsuların kendileri ise aktıkları topografya, yatak yapıları ve debileri gibi hidrografik özelliklerine göre başta adrenalin salgısını arttıran rafting olmak üzere, kano, akarsu kayağı, yüzme, balık avlama, kuş gözlemciliği, bitki gözlemciliği, fotoğrafçılık gibi birçok sportif ve rekreasyonel etkinlik için kullanılmaktadır. Suları durgun olmakla birlikte, varlıklarını akarsulara borçlu olan baraj gölleri ve akarsu kıyılarındaki kültürel mirasın ele alınmasıyla akarsu turizminin kapsamı genişletilebilir.

Akarsuların rekreasyon ve turizm odaklı özelliklerinin belirlenmesinde birçok etken vardır. Akarsuların uzunluğu, genişliği, derinliği, kıvrım yapması, yataklarının düz veya eğimli olması, debisi, suyun düşüş yüksekliği, rapidleri ve su kalitesi gibi morfolojik ve hidrolojik özellikleri, turistik etkinliklerin önemli belirleyicilerindendir. Akarsuyun alüvyal bir alanda akması ya da derin vadi içinden geçmesi gibi, bulunduğu coğrafyanın diğer özellikleri ile yakın çevresindeki turizm kaynaklarının varlığı da akarsu turizminin gelişmesinde önemli parametreler olarak karşımıza çıkmaktadır.

Dünyanın birçok yerinde, yatak genişliği ve diğer özellikleri uygun olan nehirlerde çeşitli büyüklerde tekne işletilebildiğinden, akarsu boylarında tekne veya su kesimi sığ gemilerle yapılan turistik etkinlikler yaygındır. Dünyanın en uzun nehirlerinden biri olan Mississippi Nehri, kollarıyla birlikte yaklaşık 20 bin kilometrelik bölümünde nehir gemilerinin işletilmesine olanak sağlamaktadır. Kuzey Amerika’yı kuzeyden güneye geçen bu büyük nehir sistemi üzerinde ilk buharlı gemi 1811 yılında çalışmaya başladı; 1830’larda ise Mississippi ve kolları üzerinde işleyen irili ufaklı buharlı gemi sayısı 1200 civarındaydı. Mississippi ve kolları üzerinde, kumar oynatan teknelerden, bir römorkör tarafından çekilen mavnalarda tiyatro oyunlarının sahnelendiği gösteri teknelerine kadar geniş bir yelpazede hizmet veren sektör, XIX. yüzyıl boyunca sürekli büyüdü. Mississippi ve kollarında, günümüzde de buharlı nehir gemilerinin modern versiyonları ile sürdürülen geziler, çeşitli kültür turizmi etkinlikleri ile entegre edilen önemli bir akarsu turizmi türüdür.

Kuzey Amerika’da Mississippi ve kollarında, ağırlıklı olarak kentsel-endüstriyel güzergâhlarda kültür turizmi ile bir arada gerçekleştirilen akarsu boyu kruvaziyer gezileri, Güney Amerika’da Amazon boyunda yaban yaşamı içinde, Afrika’da Nil boyunda ise Eski Mısır uygarlığının gölgesinde yapılmaktadır. Avrupa’da kıtanın en uzun nehirleri olan Volga ve Tuna’nın yanı sıra birçok nehirde irili ufaklı nehir gemileri ve tekneleri ile turlar düzenlenmekte, akarsu boylarındaki kentler ziyaret edilmektedir.

Türkiye’de sık bir akarsu ağı bulunmakla birlikte, ülkenin morfolojik yapısı ve yağış rejimi nedeniyle engebeli arazilerden akan akarsular genellikle kısa ve su rejimleri düzensiz olduğundan, Amerika ve Avrupa’daki birçok nehirde olduğu gibi kruvaziyer turizmine elverişli değildir. Türkiye’de öne çıkan akarsu turizmi raftingtir. İngilizce dilinde sal gibi en ilkel ve basit su ulaşım araçlarına verilen raft adı, yüksek debili nehirlerde yapılan macera sporunda binilen botlar için de kullanıldığından, bu etkinliğe rafting denilmiştir. Raftingin ilk defa XIX. yüzyıl başında Kuzey Amerika’da, Çılgın Nehir olarak adlandırılan ve adını kıvrılarak akmasından alan Yılan Nehri’nde yapıldığı kabul edilmektedir. Ancak kitlesel bir turizm etkinliği olarak yaygınlaşması XX. yüzyılın ikinci yarısına rastlar. Debisi yüksek, rapid adı verilen, suyun yönü ile hızını değiştiren ve köpürten kaya ve ağaç gövdesi gibi engellerin bulunduğu, zorluk durumuna göre altı parkura ayrılan akarsularda; dört, altı veya sekiz kişi tarafından yönetilen bir şişme botun sadece kürek kullanılarak devrilmeden parkuru tamamlaması amaçlanan rafting, modern çağın yalnızlaştırdığı insanın doğaya karşı giriştiği heyecan verici mücadelede takım halinde hareket etme becerisini geliştirme esasına dayanmaktır.

Bu nedenle, macera arayan küçük grupların katılımı yanında, takım ruhunun geliştirilmesi istenilen modern işletmelerin çalışanlarının da sıklıkla yönlendirildiği bir rekreasyonel aktivitedir. Amerika Birleşik Devletleri’nde Colorado, Yılan ve Toulomne, Kanada’da Chilko, Şili’de Futaleufu, Ekvador’da Godzilla, Zimbabwe’de Zambezi gibi nehirler dünyanın en ünlü rafting güzergâhları arasında sayılan akarsulardan bazılarıdır. Türkiye’de raftingin ilk kez yapıldığı akarsu olan Çoruh Nehri de dünyanın önde gelen rafting parkurları arasında sayılmaktadır. Türkiye’de 1990’lı yılların başında başlayarak yaygınlaşan raftingin yapıldığı akarsular arasında; Artvin’de Çoruh Nehri ve Barhal Çayı, Rize’de İkizdere Çayı ve Fırtına Deresi, Antalya’da Köprüçay, Manavgat Çayı, Alara Çayı ve Dim Çayı, Muğla’da Dalaman Çayı, Muğla ve Antalya arasında Eşen Çayı, Denizli’de Bekilli Deresi, Adana’da Göksu Nehri, Kayseri’de Zamantı Irmağı ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da Fırat Nehri sayılabilir.

Rafting, debisi yüksek akarsularda yapılan bir macera etkinliği iken, dünyanın birçok yöresinde geleneksel bir sığ su ulaşım aracı olan kano, genellikle durgun sularda bir ya da iki kişi tarafından kürekle idare edilerek gezi, spor ve rekreasyon amacıyla kullanılmaktadır. XIX. yüzyıl ortalarında İngiltere’de gelişen kano sporu, durgun sularda yapılabildiği gibi debisi yüksek sularda da yapılabilmektedir. Kano, yarış amacıyla kullanıldığı gibi akarsu gezileri için de kullanılmaktadır. Tek kişilik ve yüksek debili akarsularda kullanılan bir kano türü ile yapılan macera sporu ise akarsu kayağı olarak adlandırılmaktadır.

Akarsular rekreasyonel olta balıkçılığı için elverişli ortamlar sunarken, kenarlarındaki sazlıklar ve deltalarındaki uygun habitatlar kuş gözlemcileri tarafından tercih edilmektedir. Akarsuların rekreasyonel ve turistik kullanımları artmakla birlikte; yerleşim, ulaşım, tarım, içme ve kullanma suyu sağlama, enerji üretimi, atık bertarafı gibi yoğun antropolojik kullanımlar, dünya genelinde akarsu kaynaklarının nitel ve nicel olarak zarar görmesine neden olmaktadır.

Yararlanılan Kaynaklar

Akoğlan Kozak, M. ve Bahçe, S. (2009). Özel İlgi Turizmi. Ankara: Detay Yayıncılık; Akova, İ. (1995). Akarsu Turizmi, Türk Coğrafya Dergisi, 30: 393-407; Güney, E. (2001). Türkiye Hidrografyası. Diyarbakır: Dicle Üniversitesi Diyarbakır Eğitim Fakültesi Yayınları; Kozak, N., Akoğlan Kozak, M. ve Kozak, M. (2015). Genel Turizm-İlkeler ve Kavramlar (Onsekizinci baskı). Ankara. Detay Yayıncılık; Prideaux, B. ve Cooper, M. (2009). River Tourism. Oxon: CABI.

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Prideaux, B. ve Cooper, M. (2009). River Tourism. Oxon: CABI.