Camiu't Tevarih/Jāmiʿ al-Tawārīkh
DOĞAL VE KÜLTÜREL MİRAS Kitap UNESCO Dünya Miras Alanı
-
2025
Câmi’ut-Tevârîh, İlhanlı veziri Reşîdüddin Fazlullah b. İmaduddevle Abi’l Hayr el-Hemadânî (ö.1318) tarafından XIV. yüzyıl başlarında Gazan Han’ın emriyle Farsça olarak kaleme alınmış oldukça kapsamlı bir dünya tarihi kitabıdır. El yazmasının yazarı olan Reşîdüddin el-Hemedânî, eserinde İslam tarihini, o zamana kadarki en kapsamlı Türk-Moğol tarihini, Çin, Yahudi, Hint ve Avrupa milletlerine dair tarihi bilgileri de detaylı bir şekilde anlatmaktadır. Bu yönüyle özellikle Türk-Moğol Orta Çağ tarih yazıcılığında en önemli başvuru kaynağı olarak kullanılmaktadır.
Reşîdüddin Hemadânî, dönemin İlhanlı sarayının en kültürlü vezirlerinden sayılmaktadır. Kendisi hekim, filozof, kelamcı, tarihçi, ziraatçi ve mimar olarak bazı eserler ortaya koymuştur. Çok yönlü olması nedeni ile Gazan Han kendisinden Moğol tarihini derleyip toplamasını, kapsamlı bir eser yazmasını istemiştir. Gazan Han’ın emri ile H. 702’de külliyatı yazmaya başlayan el-Hemadânî Gazan Han ölmeden önce bitirmeye muvaffak olamamıştır. Gazan Han’dan sonra tahta geçen Olcaytu Han döneminde birinci cildi tamamlayıp Han’a sunmuştur. Olcaytu Han kendisinin çalışmasını başarılı olarak tanımlamakla beraber daha kapsamlı bir külliyata dönüştürmesini istemiştir. Burada Reşîdüddin el-Hemadânî’den Moğollarla temasa geçen tüm milletlere dair kapsayıcı bir eser hazırlamasını istemiştir. Reşîdüddin bu istek üzerine dönemin bilinen kaynaklarını toplamış, ancak yeterli olmayacak ki İran, Çin, Avrupa ve Deşt-i Kıpçak diyarlarından vakanüvisler, seyyahlar, papazlar, bilginler, tüccarlar gibi pek çok insandan bilgi toplayarak İlhanlı sarayında kurulan bir atölyede büyük bir tarihçi grubu ile beraber eserini H.710 yılında tamamlamıştır. Böylece modern anlamda ilk kapsamlı dünya tarihi yazılmıştır.
Câmi’ut-Tevârîh’in takdim sayfasında Reşîdüddin külliyatın üç ciltten oluştuğundan söz etmektedir. Birinci cilt iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde Türk ve Moğol kavimlerine dair temel bilgiler, efsaneler ve diğer bilgiler yer alırken, ikinci bölümde Cengiz Han’dan Olcaytu Han’a kadar gelip geçen Türk ve Moğol yöneticilerden ve sosyal olaylardan söz etmektedir. İkinci ciltte iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde Olcaytu Han’ın saltanatı, ikinci bölümde ise Hz. Adem’den Hz. Muhammed’e kadarki peygamberlerin silsilesi, siyer, İran Şahları, Hint, İbrani, Çin, Türk ve Frenkler gibi bazı Avrupa milletlerinin sosyo-kültürel hayatına ve siyasi ilişkilerine dair bilgiler bulunmaktadır. Üçüncü cildi ne yazık ki günümüze ulaşamamıştır. Araştırmacılar, üçüncü cildin ülkeler coğrafyası, ticaret ve sosyal hayat hakkında olduğunu zaman zaman söylemektedir.
Câmi’ut-Tevârîh, Moğol tarihi, Hint tarihi, Buda’nın tarihi hakkında İslam topraklarında yazılmış en kapsamlı ve bilinen en eski kaynaktır. Bununla beraber Fars dilinde yazılmış ilk İslam Tarihi kitabı olarak da bilinmektedir. Külliyattaki, dönemin estetik ve sosyolojik bilinçaltını yansıtan yüksek kalitede minyatürler “İlhanlı” resim sanatının en önemli temsilcisi olarak yorumlanmaktadır. Günümüze ulaşan resim örnekleri New York, Paris, Londra, Edinburgh ve Topkapı Sarayı’ndaki nüshalarda yer almaktadır. Ayrıca çok sayıda kopyası koleksiyonerlerde ve geç dönem yazmalarında eklenmiş haldedir. Bu resimler üslupsal açıdan sonraki kuşağı etkilemiştir.
Günümüze ulaşan kısımlar orijinal eserin yaklaşık 400 sayfasını oluşturmaktadır. Zengin minyatürler ve onlarca kişilik kâtip grubunun eseri olan bu çalışmanın, her yıl iki yeni nüshasının (biri Farsça, biri Arapça) yapılması ve Orta Doğu, Orta Asya, Anadolu ve Hint alt kıtasındaki önemli şehirlere dağıtılması amaçlanmıştır. Reşidüddin'in yaşamı boyunca eserin yaklaşık 20 minyatürlü nüshası yapılmışsa da bunlardan yalnızca birkaçı günümüze ulaşmış ve metnin tamamı günümüze ulaşamamıştır. Bilinen en eski nüsha, yarısı kaybolmuş olan Arapça bir versiyondur; ancak eserin ikinci cildinden 59 varak içeren bir nüsha şu anda Londra Halili İslam Sanatı Koleksiyonu’nda yer almaktadır. Aynı ciltten 151 varak içeren bir diğer nüsha ise Edinburgh Üniversitesi Kütüphanesi’ne aittir. İlk nesil yazmalardan iki Farsça nüsha İstanbul’da Topkapı Saray Kütüphanesi’nde bulunmaktadır.
Külliyat dönemin edebiyat ve kültür dili olan Farsça ile kaleme alınmıştır. Daha sonra Arapça, Türkçe ve Moğolca kopyaları hazırlanmıştır. Örneğin daha eser tamamlandıktan altı yıl içerisinde Reşîdüddin kendisi için ikinci ciltten bir bölümü kopyalamıştır. Eserin çok fazla kopyalanarak nüshalarının çoğalması sayesinde bazı bölümler Arapçadan çevrilerek günümüze ulaşabilmiştir.
Oldukça popüler bir çalışma olduğu için uzun yıllar pek çok hükümdarın ve yöneticinin dikkatini çekmeyi başarmıştır. XIX. yüzyıla gelindiğinde külliyatın tıpkıbasımları ve tercümeleri hazırlanmaya başlamıştır. 1836 ve 1968 yıllarında Paris’te Fransızca olarak, 1874 yılında Hindistan’da basılmıştır. 1858 yılında birinci cildi Rusya’da Petersburg’da İlya Brezen tarafından tercüme edilerek yayımlanmıştır. Sonraki yıllarda örneğin 1861, 1868, 1888, 1911 ve 1965 yılında birinci cildin pek çok baskısı ve tercümesi yapılmıştır.
Londra, Viyana, Laden ve diğer Avrupa şehirlerinde de her bir cildin her bir bölümü ayrı ciltler olarak 1940-1980 arasında pek çok kez yayımlanmış ya da eski baskılar yenilenmiştir. 1957 yılında ilk kez Abdülkerim Alizade tarafından Bakü’de Hülagü Han ve Gazan Han arasındaki bölümler Azerbaycan Türkçesi’ne çevrilerek basılmıştır. İran’da da birçok baskıları bulunmaktadır. İran’da hazırlanan baskılar da Avrupa’daki örneklerde olduğu gibi ayrı ayrı ciltler halinde 1934, 1957, 1958, 1959, 1960, 1995 yıllarında yayımlanmıştır. Türkiye’de ise Ahmet Ateş tarafından 1957 yılında Gazneli Tarihi, 1960 yılında ise Selçuklu Tarihi ile ilgili olan bölümler basılmıştır. Özellikle Selçuklular ile ilgili olan bölüm farklı zaman dilimleri içerisinde yeniden basılmıştır. Son olarak 2022 yılında TTK Yayınları tarafından İlhanlılar ile ilgili olan bölüm günümüz Türkçesine sadeleştirilerek yeni baskıları oluşturulmuştur.
Referanslar
Ateş, A. (1957). Rasīd al-Dīn Fażallāh Cāmi ‘al-Tavārīh. Sultan Mahmud Devrinin Tarihi. Türk Tarih Kurumu; İnal, G. (1963). “Some Miniatures of the “Jāmi ҅al-Tavārīkh” in Istanbul Topkapi Museum, Hazine Library No.1654,” Ars Orientalis, 5: 163-175; Togan, A. Z. V. (1981). Umumi Türk Tarihine Giriş. Enderun Kitabevi; Göksu, E. ve Güneş, H. H. (2010). Cami’ü’t-Tevârîh Selçuklu Devleti. Selenge Yayınları; Şahin, H. (2015). Câmiu‘t-Tevârîh’e Göre Gâzân Hân’ın Müslümanlığı ve Bunun İlhanlı Toplumuna Yansımaları. Bilig, (73), 207-230; Carpini, J. P. (2015). Moğol Tarihi ve Seyahatnâme (ss. 1245-1247) (Çev. E. Ayan). Gece Kitaplığı; Çelik, R. (2016). Reşîdüddin Fazlullah-ı Hemadânî ve Câmi’ut-Tevârîh (Yüksek Lisans Tezi). İstanbul Üniversitesi; Tanındı, Z. ve Çağman, F. (2021). Topkapı Sarayı’nın Kitap Hazinesinin İki Câmi‘ü’t-Tevârîh Nüshası Hakkında (H.1653-H.1654), Sanat Tarihi Yıllığı, (30): 187-257.
