Arı Turizmi

Turizm Çeşitleri

Arı turizminin özgün adı alanyazında Api-tourism olarak yer bulmaktadır. Api kelimesi Latince’de bal arısı anlamına gelen Apis mellifera'dan türetildi ve bal toplayıcısı anlamına gelmektedir. Api-turizmi, geleneksel arı yetiştiriciliği ve arılardan elde edilen ürünlerle ilişkili bir turizm çeşididir. Arı kültürü ile seyahat ve eğitim deneyimlerinin bir araya getirilmesini içeren kavram, yeşil turizm kavramının bir bileşeni olarak ortaya çıkmış yeni bir turizm çeşididir. Bu turizm türü, arı kültürü ile hareket eden özel bir kitlenin, bu kültürü daha iyi kavramak, sağlıklı yaşam sürmek ve tedavi olmak amacıyla arıların doğal ortamına seyahat etmesini içeren turizm faaliyetlerini kapsar.

Arı turizmi kapsamında yapılan faaliyetler oldukça çeşitlidir. Bu faaliyetler arasında arı kovanlarını ziyaret etmek, turistin arı yetiştiricisinin çalışmalarını gözlemleyebileceği açık hava alanlarını ve müzelerini ziyaret etmek, bal üretimini gözlemlemek, arı popülasyonu, bal türleri ve ikincil ürünler (polen, propolis, bal mumu, arı sütü, arı zehiri vb.) hakkında bilgi edinmek, bal mumundan mum yapımını deneyimlemek, kovan evlerde yaşamak, bal içerikli yemeklerin yapıldığı mutfak atölyelerine katılmak gibi faaliyetler bulunur. İnsan ve arı arasındaki ekolojik korelasyonu daha yakından ortaya koyan arı turizmi sayesinde kırsal alanda çevre korunma bilincinin artması, yeni iş imkanlarının açılması, bölgenin turizm potansiyelini açığa çıkması ve doğaya saygılı bir neslin oluşması amaçlanmaktadır.

Arı turizminin önemli fonksiyonları bulunmaktadır. Eğitici fonksiyonuyla arı turizmi, öncelikle turistlerin, arıların ekosistemdeki öneminin farkına varmasını sağlamakta ve onların çevreci aktiviteler içerisinde yer almasını teşvik etmektedir. Arı turizm merkezlerini ziyaret eden turistlerin yüzde 54’ünün lise ve anasınıfı öğrencilerinden oluştuğunu saptayan bir araştırmanın da ortaya koyduğu gibi, genç yaşta arı kültürünü ve çevre bilincinin oluşması yönünde arı turizm bölgeleri önemli bir eğitim merkezi olarak öne çıkmaktadır. Turizm fonksiyonu, ziyaret edilen arıcılık bölgesinin daha fazla tanınmasını ve bir cazibe merkezi hâle gelmesini sağlamaktadır.

Arı turizminin öne çıkan bir diğer önemli fonksiyonu ise, sağlık alanındadır. Bal, besleyiciliğinin yanı sıra, içerisinde bulundurduğu antioksidan maddeler dolayısıyla pek çok rahatsızlığın tedavisinde kullanılmaktadır. Başta boğaz ve bronşit enfeksiyonları olmak üzere farklı pek çok rahatsızlığın (bağırsak iltihabı, kabızlık, enfekte sindirim problemleri, kolon rahatsızlıkları vb.) tedavisinde yararlı olduğu bilinmektedir. Bel ve boyun fıtığı, eklem ağrıları, MS, kronik ağrı sendromu, astım gibi hastalıkların harici tedavisinde tamamlayıcı bir uygulama olan apiterapi ise bal, polen, propolis, arı sütü ve arı zehri gibi ürünlerle uygulanan bir tedavi yöntemidir. Arı turizm bölgelerinde uygulanan bal masajları, apimedika ve apiterapi sayesinde sağlık fonksiyonu önem kazanmaktadır. Son olarak arı turizminin sosyal boyutu, yörede yeni istihdam olanaklarının açılmasını, bölgede kırsal turizmin gelişmesini ve yöre halkının bundan faydalanmasını içermektedir.

Dünyada arı turizminde lider ülke Slovenya’dır. Doğa ve ormanla iç içe bir yaşamdan yüzyıllardır kopmayan Slovenya’da arı yetiştiriciliği oldukça yaygındır. Her 200 Slovenyalı’dan birinin arı yetiştiricisi olduğu ülkede, 9.600’den fazla uzman arı yetiştiricisi, 12.500’den fazla arı çiftliği ve yaklaşık 170 bin arı kolonisi bulunmaktadır. Avrupa Birliği ülkeleri arasında kendi ülkesindeki endemik arı türlerini yasa ile koruma altına alan tek ülke Slovenya’dır. Arı turizminde Slovenya’yı, Polonya, Almanya, Çek Cumhuriyeti, Litvanya, Ukrayna ve İspanya takip etmektedir. Türkiye sahip olduğu bitki çeşitliliği sayesinde yüksek bir arı turizmi potansiyeline sahiptir. Gıda ve Tarım Örgütü 2016 yılının verilerine göre Türkiye, dünyada kovan sayısı ve bal üretimi bakımından ikinci sırada yer almaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, Türkiye’de 2017 yılı itibariyle kovan sayısı 7 milyon 991 bin 72 adet olup, toplam bal üretim miktarı 114 bin 471 tondur. Türkiye kovan varlığı bakımından birinci sırada yer alan Muğla ilindeki ve daha sonra Ordu ve Adana illerindeki arı çiftliklerinin turizme kazandırılması yönünde öneriler bulunmaktadır.

Yararlanılan Kaynaklar

Arih, I. K. ve Korosec, T. A. (2015). Api-Tourism: Transforming Slovenia’s Apicultural Traditions Into a Unique Travel Experience, WIT Transactions on Ecology and Environment, 193: 963-974; Bahar, O. ve Yılmaz, E. (2016). Arı Turizmi ve Muğla’da Uygulanabilirliği, 5. Uluslararası Muğla Arıcılık ve Çam Balı Kongresi, Poster Bildirisi; Suna, B. (2018). Api Turizm’in Türkiye’deki Yeri ve Önemi, Uludağ Arıcılık Dergisi, 18 (1): 42-51; Tarım ve Orman Dergisi (2018). Bal üretiminde dünya ikincisiyiz, http://www.turktarim.gov.tr/Haber/131/-bal-uretiminde-dunya-ikincisiyiz, (Erişim tarihi: 08.08.2020); Wos, B. (2014). Api-Tourism in Europe, Journal of Environmental and Tourism Analyses, 2 (1): 66-74.