Suriçi Tarihi Yerleşim Alanı (Diyarbakır)

Doğal ve Kültürel Miras

Diyarbakır’ın sur içindeki yerleşiminin alanı, son ölçümlere göre, kuzey – güney doğrultusunda 1040 metre, doğu – batı doğrultusunda 1400 metre olan bir ana koordinatla belirlenmiştir. Suriçi kent alanı kabaca, 1.456.000 metrekaredir. Kuzey-güney yönünde oval bir şekle sahip olan surlar yaklaşık beş kilometre uzunluğundadır. Bu tarihi yerleşim alanı, doğuda Dicle Nehri, güneyde ise Hevsel Bahçeleri ile sınırlanmıştır. Surların dört yöne acılan, ismi türkülere giren kapıları ünlüdür. Şehrin tarihsel geçmişinde, folklorunda her bir sur kapısının önemli yerleri vardır. Bu kapılar; kuzeye açılan Dağ Kapı (Harput Kapı), güneye açılan Mardin Kapı (Tell Kapı), doğuya açılan Yeni Kapı (Dicle, Irmak, Şat Kapı), batıya açılan Urfa Kapı’dır (Rum Kapısı). Şehir içindeki dini, ticari ve eğitim içerikli yapılarla sur yapıları ve evler yolların kenarlarında sıralanarak, bugünkü şehir dokusunu çok uzun bir tarihi süreç içinde oluşturmuşlardır. Şehir surları ve surlara göre şekillenen yollar bu dokuyu oluşturan en önemli etkenlerdir.

Yerleşmelerde meydan, cami, çarşı, bedesten ve hanların yer aldığı merkez, meydana açılan caddeler, yerleşim alanında dar, dolambaçlı sokaklar Osmanlı Kenti özelliğidir. Diyarbakır Suriçi kent dokusu da Osmanlı ve aynı zamanda İslam şehir tipolojisini oluşturan cami, pazar ve hamam üçlüsü etrafında gelişmiştir. Diyarbakır Sur İçi yerleşmesi; konut alanları, yönetim bölgesi ve ticaret bölgelerinden oluşmaktadır. Uzun bir süreç içinde oluşan Diyarbakır Suriçi kent dokusunun değişim sürecinde, her yeni yapı ve öge, mevcut ve eski yapılarla geleneklere uygun bir ilişki kurarak yer almıştır. Tarihi ve mimari değeri yüzyıllar öncesine dayanan Sur İçi yerleşim alanı, 1978 yılında birinci derece kentsel sit alanı ilan edilmiş ve 1990 yılında koruma amaçlı imar planı yapılarak Suriçi geleneksel kent dokusunun tahrip olmamış veya ayakta kalabilmiş doku alanları tarihi sit alanı olarak tescil edildi. Tarihi kent, hukuki bir koruma statüsü içinde olmasına rağmen; her dönem mevcut dokuda tahribatlar devam etmiştir.

Yerleşmede genelden özele doğru giden bir dizge hakimdir. Bu hiyerarşik kurgu, meydan ya da meydancık, sokak ya da çıkmaz sokak, avlu ve ev sisteminden meydana gelmektedir. Tarihi Sur İçi’ni oluşturan Diyarbakır sokaklarına küçe denilmektedir. Bu doku içinde yer alan sokaklar, küçeler, yaz sıcaklarından korunmak amacıyla araç geçemeyecek boyutta dar olarak inşa edilmiştir. Sokaklar aynı zamanda kuzeyden gelen serin rüzgârlara açık tutularak sur içinde doğal havalandırma sağlanmıştır. Sokaklar bazı yerlerde kesintiye uğrayıp küçe çıkmaz denen çıkmaz sokaklara dönüşmüştür. Kent dokusunun en belirgin özelliklerinden biri de bu çıkmaz sokaklardır. Çıkmaz sokaklar, birkaç evi birbirine bağlamaktadır. Sokakların kesiştikleri yerlerde çeşmelere ve küçük meydanlara rastlanmaktadır. Sokak zemini ise taştır. Diyarbakır’da köklü bir mimari gelişimin varlığını ortaya koyan eski yapıların başında ise evler gelmektedir. En az beş bin yıllık bir geçmişe sahip Diyarbakır’ın evleri de yüzyılların verdiği tecrübe neticesi gelişmiştir. Diyarbakır sokakları gibi evlerinin de şekillenmesinde surlar önemli bir rol oynamıştır. Kentin genişlemesini sınırladığı için sur içinde yoğunlaşma artmış, evler birbirine bitişmiş, sokaklar daralmıştır. Bu tür bir sıkışıklık, taş döşeli sokakları şekillendirmiş ve mahremiyetini sağlamış, bu nedenle evlerin sokaklardan yüksek duvarlarla ayrılmasına neden olmuştur.

Kent mimarisi kentin tarihi kimliğine, kültürüne, doğal çevrede en fazla bulunan maddelere ve iklim şartlarına uygundur. Diyarbakır evlerinin biçimlenişinde yazları çok sıcak, kışları soğuk geçen yöre ikliminin etkisi de büyüktür. Bu yüzden, eski Diyarbakır evleri; yazlık, kışlık ve mevsimlik bölümler halinde inşa edilmiştir.

Türkiye şehirlerinde sivil mimariye uymayan yeni, toplu ve çok katlı konut alanlarının yapımıyla küresel benzeşmenin görüldüğü günümüzde özgünlüğünü nispeten korumuş olan Diyarbakır Sur İçi yerleşim alanı büyük bir tarihsel turizm potansiyeli oluşturmaktadır.

Yararlanılan Kaynaklar

Bekleyen, A. (1999). Eski Diyarbakır Evlerinin Sosyal ve Kültürel Acıdan İncelenmesi: Fiziksel ve Davranışsal Konumlar (Yayımlanmamış doktora tezi). Trabzon: Karadeniz Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü; Dalkılıç, N. ve Aksulu, I. (2001). Diyarbakır Kenti Geleneksel Konut Mimarisi, Gazi Sanat Dergisi, 2: 53-69; Haspolat, Y. K. (2014). Diyarbakır İlçe Evleri, Köşkler, Saraylar, Küçeler (E-kitap), http://diyarbakirkitaplari.com/kitaplar.html, (Erişim tarihi: 11.08.2020)

Ayrıntılı bilgi için bakınız

Aksu, R. (2019) Diyarbakır ve Çevresinde Kültürel Miras ve Turizm. Ankara: Akademisyen Kitabevi.